İdam cezası ve İran sisteminin Kürtleri dışlama çabası – Güya Aydın (Gouya Roshan)





İdam cezası ve İran sisteminin Kürtleri dışlama çabası!

O günlerde iletişim araçlarının çok kısıtlı olmasından bu olaylar gizli kalıyor ve sistem eziyete ve tacize devam ediyor.
Kürtleri abluka altına alarak bölgeye gıda, giyecek ve ilaç gibi en temel ihtiyaçların girmesine bile engel oluyor. Diğer yandan insanların evleri askeri jetler ve havan bombardımanlarıyla harabeye dönüyor. Kadın, çocuk, yaşlısı ve gencini yerle bir ediyor.
İnsanlar her an barınaklara gitmeli ve birçok aile geceyi bir an bile uyumaksızın bodrum katlarında geçirmeli. 1984–1985 yıllarında Mahabad şehrini bombalıyor ve Saddam Hüseyin’i sorumlu tutuyor. Saddam Hüseyn’in itirazı sonrasında ise hiç utanmaksızın suçunu itiraf ediyor.
Meğerse Mahabad’ın etraf köylerini bombalamak isterken yanlışlıkla Mahabad’ı bombalamış!

O günlerde bu masum insanların etraf köylere sığınması alışkanlık halini almıştır. Örneğin, Mahabad şehrinin dağ yolunu kullanarak Bukan istikametine doğru ve üstelik kışın soğuğunda ve yürüyerek boşaltılması artık sırasayılmıyor ve bu yollarda yüzlerce hamile kadın ve çocuk helâk oluyor.

En çok idam olayları 1979 ve 1984 yılları arasında İran’ın Kürt bölgelerinde gerçekleştiriliyor. Kürt halkının yas tutmadığı gün yok artık Kürdistan bölgesinde. Mahabad gençlerinin 59 kişilik grup halinde idam edilmesinden tutun da, 13 kişilik, 37 kişilik ve 4 kişilik idamlar ardı ardına gerçekleşiyor ve cesetlerini ise, ailelerinin haberi olmaksızın Urumiye ve Tebriz kentlerinde gömülüyor. Acılı bir baba olan Bay Seyit İsmail Simban şöyle diyor: üç oğlumu bir haftada idam ettiler. İsa ve Musa’yı Urumiye’deki Rezwan bağına ve Muhammed’i ise Tebriz’e gömdüler.

Devlet cesetleri teslim edip kendi memleketimizde toprağa vermemize bile izin vermedi.
O günlerde İslami kanunlara göre kızların idam edilmemesi gerekiyor ve bu nedenle kızlara önce tecavüz edip daha sonra idam ediyorlar ki kanun yerini bulsun! 1990 yılında İKDP (İran Kürdistan Demokrat Partisi) genel sekreteri Doktor Abdurrahman Kasımlo’nun Abdullah Kadiri ve bir diğer arkadaşıyla beraber Viyana’da katledilmesi ve daha yüzlerce gizli suikast İran sistemi tarafından gerçekleşiyor. Şimdi yine aynı sistem, Kürtleri bir kez daha kalkan olarak kullanmaya kalkışıyor ve Kürt bölgelerinde karışıklık yaratıp, özgürlük talepleri için ayağa kalkan insanların dikkatini başka yöne çekmeye çalışıyor. Ama bu kez görünen şu ki İranlılar yan yana ve birlik ve dayanışma içinde ulusal hedefleri için gayretli .

Saygılarımla Güya Aydin 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Suriyeli Sınımacılar neden ülkelerine dönmüyorlar?

Türkiye’nin en büyük düşmanı Kimdir?

Biz Türklere Merhamet etmeyeceğiz ,Çünkü Türkler merhameti hak etmiyor ! Güya Aydin