Irak Bölgesel Kürt Hükümeti’nin şuanki durumu – Güya Aydın (Gouya Roshan)

Irak Kürdistan halkı, her zaman Baas rejiminin pençesinde zulme uğramalarına rağmen iyi ve cana yakın bir davranış tarzına sahipler. Resmi dilleri Kürtçe ve Arapça ve İran’da mülteci olmalarından dolayı Farsça diline yabancı değiller. Kadınlar geleneksel kıyafetlerini daha çok davetlerde giyiyor ve normal kıyafetler giyiyorlar ama Kürt kıyafeti giyen pek çok erkeğe rastlamak mümkün. Bu bölgedeki sınıf farklılıkları çok fazla göze çarpıyor. Örneğin bu insanların yüzde 80’i 300 doların altındaki maaşla çalışıyorlar ki kira ve elektrikteki yüksek fiyatlar göz önünde bulundurulduğunda epey cüzi olduğu söylenilebilir. Kürdistan Televizyonunun bir habercisinin dediğine göre devlet kurumlarında istihdam yok ve hükümetin başında olanların akrabaları ve yakınları çalışmadan maaş alıyor ve yalnızca maaş aldıkları zaman görülüyorlar. Bu nedenle aynı bölgeden birçok kişi, kalacak yeri olmadığından, güneyden savaş nedeniyle kaçan ve çadırlarda yaşayan Araplara katılmış durumda ki çok vahim şartlardalar. O bölgenin meclis şurasının üyesi olan E.R ‘birçok hayırsever buranın durumunu düzeltmeyi ve onların asgari ihtiyaçlarını karşılamayı istedi ancak hükümet bundan çekinerek birkaç dönüm arazi vermeye bile razı olmadı’ diyor. Hâlbuki Hero İbrahim (Celal Talabani’nin eşi) gibiler Kürdistan bölgeleri bir yana Kerkük’ün arazilerine bile el koyarak kendilerini o bölgenin sahibi biliyorlar. Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği (IKYB) ve Irak Kürdistan Demokrat Partisinin (IKDP) iki lideri Amerikanın operasyonundan önce yıllarca birbirlerinin sıkı muhalifleriydiler ve eski yandaşlarının dediğine göre, aynı ırk ve mezhebe tabi olan halkı yıllarca birbirlerine düşürdüler ve şimdi birleştiler ve dahası yakınları en iyi imkânlara sahipler. Bağdat’tan her yıl Kürdistan bölgesine harcanmak üzere gelen paraların küçük bir kısmı harcanıp kalanı ise kişisel sermayelerine ekleniyor. Oysaki oranın insanı temiz içme suyu ve elektrik gibi temel imkânlardan bile yoksun. Hiçbir iş imkânından yararlanıyor değil ve kültürel ve bilimsel açıdan çok düşük seviyedeler. En basit hastalıklar ve ameliyatlar için Ürdün, İran ve Suriye’ye yolculuk yapmak ve büyük harcamalar yapmak zorundalar. Evet, orada sermaye sahipleri tarafından yabancı alıcılar ümidiyle çok sayıda inşaat yapılıyor ancak halk bunları almaktan aciz ve sadece hasret gözüyle bakabiliyor. Bu nedenle emlak alım-satımı orada o kadar düşük ki emlak piyasası en az gelir getiren mesleklerden biri. Kürdistan halkının çoğu, hükümetin başında bulunanların, zulmedilmiş halkın düzeni ve refahı için çalışmadıklarını ve sadece kendi menfaatlerini düşündüklerinin kanısında. Bu bölgenin halkı hukuklarını gözetecek bir liderin bulunmayışı ve bölgenin kritik durumu nedeniyle muhalefete hazır değil ve katlanmak zorundalar. Eğer durum böyle giderse bu bölgenin demokratik ve ekonomik kalkınması beklenemez. Aynı zamanda bu bölgede ciddi iş imkânı yaratma ve bilimsel yatırıma ihtiyaç var ki aksi takdirde yalnız petrol gelirine bağlanmak zorundalar ve gelecekte merkezi hükümetin Kürdistan hükümetine ödeme yapması için hiçbir garanti bulunmuyor. Böylece eskisinden de fazla istikrarsızlık ve toplumda kargaşa gibi sorunlarla karşı karşıya kalacaklar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Suriyeli Sınımacılar neden ülkelerine dönmüyorlar?

Türkiye’nin en büyük düşmanı Kimdir?

Biz Türklere Merhamet etmeyeceğiz ,Çünkü Türkler merhameti hak etmiyor ! Güya Aydin